Текущий номер: #3 — 2024
Архив: #2 — 2024 #1 — 2024 #4 — 2023 #3 — 2023 #2 — 2023 #1 — 2023 #4 — 2022 #3 — 2022 #2 — 2022 #1 — 2022 #4 — 2021 #3 — 2021 #2 — 2021 #1 — 2021 #5 — 2020 #4 — 2020 #3 — 2020 #2 — 2020 #1 — 2020 #4 — 2019 #3 — 2019 #2 — 2019 #1 — 2019
Этимологические аспекты терминологии в области парикмахерского искусства в турецком языке
Bıyık Makası: Bıyık - (Öz Tü bıδık a.a.) ‘bıyık’, [2, 75] makas: yk. bk.
‘Fırça’ sözcüğüyle oluşturulan tamlamalar:
Kaş Fırçası: Kaş - (Öz Tü qaš) ‘kaş’[2, 248] fırça - yk. bk.
Sakal Fırçası: Sakal - (Öz Tü saqal) ‘sakal’[2, 486], fırça - yk. bk.
Ense Fırçası: Ense - ‘boynun arkası’. Hasan Eren’nin Türk Dilinin Etimolojik Sözlüğünde getirdiği açıklamasına göre eski kaynaklarda eŋse olarak geçer.~ Az eŋse. - Tkm eŋse. - Nog eŋse. - KKlp eŋse. - Kzk eŋse. - Krg eŋse. - TatK iŋse 1.omuz’; 2. yer. ‘ense. - Özb ensa. - Kumd eŋze. - Çuv ěnse. Tatarcadan alınmıştır.
Eski Kıpçakçada eŋse (> ense) olarak geçer. Brockelmann (OGM 107. §) -se ekiyle yapılmış bir türev olarak değerlendirmiş, ancak en kökünü açıklamamıştır. Sevortyan (ÊSTJa1989, 190-191) buna benzer türevlerin normal olarak fiil köklerinden yapıldığını dile getirerek *en- kökünün *eŋ - ‘eğmek’ biçimiyle birleştirilebileceğini, *en- kökünün de eğ- biçimine benzediğini bildirmiştir. Ona göre, Türkçede 'arka, sırt' olarak kullanılan eğin (< eŋin) de eğ- (~ *eŋ -) kökünden gelir; [9, 136-137] fırça - yk. bk.
Boyun Bandı: Boyun - (Öz Tü bojun)- ‘boyun’ DTS 110.; bant/band - (Fr bande a.a. ~ Ger bandam a.a. < bindan ‘bağlamak’ < HAvr bhendh - a.a.) ‘bağ, şerit’. [2, 65]
Duş Bonesi: Duş - (Fr douche a.a.~ İt doccia ‘su borusu’< OLat ductiare iletmek, nakletmek); [2, 131] bone: yk. bk.
Kirpik Kıvırma Makinesi: Kirpik - (ÖzTü kirpik) ‘göz kapağındaki kıllar’[2, 262]; kıvırmak - (ÖzTü kığır-) ‘hasislik etmek, kısmak, kırmak, bükmek, burmak, buruşturmak’[2, 260]; makine - (İt macchina a.a. ~ Lat machina ~ EYun mēꭓanē ‘aygıt, mekanizma, özellikle makaralı kaldırgaç’ ~ HAvr magh- ‘yapma, yarama, yapabilme, gücü olma’) ‘araç, aygıt’.
Tel Toka: Tel - ‘türlü metallerden yapılan ince ip, kiriş’ ~ Az tel - Nog tel - Kmk tel < Erm t'el ‘thread, wire’. - Arapça (Suriye) tel ‘fil de fer’ Türkçeden alınmıştır. Kürtçe’de de têl olarak kullanılır. Arnavutça tel Türkçeden alındığı gibi, Rumca τέλı de Türkçeden geçmiştir [9, 400]; toka yk.bk.
Tıraş Losyonu: Tıraş - (Fa tarāş ‘1. kazıma, yontma, tıraş etme; 2. tıraş edilmiş şey, yonga, talaş’) ‘Saç veya sakalı kesme işi, yülüme’; [2, 488] Losyon - (Fr lotion ~ Lat lotio/lautio ‘banyo suyu’< lavare, laut- ‘yıkamak’). [2, 297]
Kuaförlük terminolojisi dahil olmak üzere Türkçede, antroponim ve toponim sözcükleri yaygındır. Araştırdığımız terimler çerçevesinde de bu tür sözcüklere rastlanmıştır. Örneğin:
Boya Naylonu: Naylon - (1938 Du Pont Corp., Amer. kimya şirketi; marka Nylon) ‘bir tür plastik madde.’ [2, 346]
Jilet - (marka Gillette ‘tıraş bıçağı markası’ < öz King Camp Gillette Amerikalı sanayici 1855-1932) ‘tıraş bıçağı.’ [2, 230]
Kolonya - (Fr eau de cologne ‘Köln suyu’ Köln kentinde 1709’dan itibaren Johann Maria Farina ve varisleri tarafından üretilen alkollü esans < öz Cologne Almanya’da bir kent, Köln) ‘alkollü bir esans’. [2, 267]
Галяутдинова Луиза Михайловна, Кызылкая Зиля Хайдаровна, Казанский (Приволжский) федеральный университет, Казань, Россия